4.11.2008

88



Kim istemez ki Louis Aragon’un Elsa’ya tutulup, kaldığı gibi bana da biri tutulup kalsa; lakin kim olduğu önem arz eder, Mr Aragon’un aşkına saygımız sonsuz, fakat istemediğin bir kişinin böyle saçma sapan tutkusu, adamı çileden çıkartır; o yüzden; bazı şeyleri, bazıları yaşar; bize okumak kalır.



Ne yazık ki bilogum.



Tükürelim hadi ister misin

Birlikte sevdiğimiz her şeye

Aşkın suratına da tükürelim

Dağınık yatağımıza

Suskunluğumuza ve mırıldandığımız

Sözcüklere de



Bilmiyorum da, tuhaf; belki de döneme özel bir şeydir.



Deniz kenarındaki bir çakıl taşı gibi buldun beni, hani eğilip alınır ya yerden; karşına çıktım, işe yaramaz bir söz gibi, gecenin karanlığında.



Elsa'nın rahatsızlığından dolayı, bir gün öleceğinden çok korkan Louis; Elsa öldüğünde bambaşka bir insan olmuştur. Elsa’nın günlüklerini okurken karşılaştığı, bir takım erkeklere ait isimlerin bulunduğu liste ve yanına not gibi iliştirilmiş “ Herkes beni sevsin, Bütün erkekler bana hayran olsun istiyorum” yazısı Louis’i yıkar ve bambaşka bir insana dönüşür.



İnsan işte daha da tuhaf…



Edebiyatçıların hayat hikayeleri çok enteresan günlük, ikisine ait bir fotoğrafa bakıyorum şimdi, Louis masada oturuyor, Elsa hemen yanında bir koltukta yan yana ama uzak gibi farklı yönlerdeler, durgun ve donuk her ikisi de…



Neyse birkaç günü anlatmak istemiyorum, yeni ajandama yazacağım, kıskanabilirsin şekerim. Bazı aklıma geliyor da hayatı; kendimi tanımaya başlayınca sevebildim sanırım; birkaç zamandır iyi ve güzel olanı hissettirmek için çabalıyorum, cidden çabalamak gerekiyor; ne zaman keyifli yanlarını çıkarmaya başladım, o zamana denk düştü sanırım; hayat yine de tüm anlamlarından sıyrılıp da kocaman bir saçmalığa dönüştüğünde, hiçbir şey keyif vermiyor, işte o zamanlar yeşili koparıp da atarcasına sararıyor her yanım; çıkamıyorum; saçmalıyor ve kimse için değil, kendime çok alakasız geliyorum, duruşum, anlamım, hiçbir işe yaramamak olabilir bunun karşılığı, hiçbir işe yaramadığımı, gereksiz birisine dönüştüğümü hissetmek, kendi adına yaşadıklarından sonra bile hala tecrübesiz ve saf gibi ıpıslak hissetmek, bazen işte… Yok böyle bişi *o*



Neyse bu nedir yahu?



Ne diyecektim biliyor musun, bazı zaman hissedemediğinde, biri hissettirebilirse; ne şanslısın diyecektim.


Hiç yorum yok: