8.09.2010




*

keyfim yerinde, ayağım sıcak, sırtım pek, şimdi bisküvi yedim, çay içtim, daha ne olsun... hayat dediğin, bu tarz şeyler işte... 

hayatım, içerisinde süper insanlar da barındırıyor ya, bu şa'ane bir şey; sonra cover parçaları seviyor olmamız daha da muhteşemus, dahasında Mıchael Jackson ile moon walker yapabilmiş bir ergenlik barındırmamız bünyemizde, tadından yenemeyecek gibi, hiç ölmeyecek gibi geliyordu, sanki bütün ergenler moon walker yapacak sonrasında mc hammer la tepinecek gibi geliyordu bana lakin yaşlanıyorum ya...  Pörsınıl bir tavsiye Rachael Yamagata nın ardından Bath Orton dinlemeyeceksin, bir süre akmıyor o zaman, ben bu Kürşat a aşık oluyorum sanırım, ay bilemiyorum ki, üzerimde ki ekseriyetliği başka nedenlere bağlamak çok yersiz, yurtsuzmuş gibi duruyor, umarım o da bu bilogu okumuyordur, hayatımın aşklarını bu biloga gömmüş olmaktan kıvanç duyuyor değilim lakin tuhaf bir çaba sergilemeleri de, üstün başarı madalyasına yahut altın koza ya adaylığına, bitiremeyeceği ben bu cümleyi, aklıma başka  bir sıralamalı cümle daha gelirse, soluğu nerede alacağım, bilemiyorum. 

Neyse işte...

küçük bir ilgi budalası olduğumu kendisine söylemiştim lakin o da hiç zaman kaybetmeyip, beni küçük bir ilgi ahmağına çevirdi, gayet mutlluyum, seviyorum bu bünyede ki anlatılamaz, yaşanır mutluluğunu...


Zaman ne çabuk geçiyor, burada küfretmek serbest girişimciliğinizi arttırır. Hani yetişmek istediğim ne var bilemiyorum da, bu kadar hızlı olması çok can sıkıcı değil mi ya? 

Yalçın, Gökçen yarın gece çıkacakları yola, bu gece çıkacaklarını söylediler, ailecek mutluyuz ve bekliyoruz, özlemiştik, hem de nasıl... 

Şu Pazar günü gelsin de, bitsin artık referandım istiyorum, bu yetmez lakin evetçilerin mallığını anlayamıyorum, anlamak istediğim de bir şey yok ama o kadar saçma ki, yasa yapıcı niteliği ve potansiyeli olan insanlar için bir şeyler düşünmek gerekiyor, insan neden bu kadar yönetilme arzusunda, başında çobanı olmadan hareket edebilecek iradeden yoksun ne ahmakca... Doğanın herkese adil davranıyor olmasını, ona farklı, buna farklı davranmıyor olmasını kıskanmıyor muyuz ya... öf sinirleniyorum


.

Hiç yorum yok: